Arama çubuğunda Capote'nin adının belirip "ara" ya bastığımda karşıma çıkan resimlerden beni en çok etkileyeni yandaki. İnce uzun parmaklar. Baş, iki el arasında. Sapsarı saçlar. Sol elde dumanı tüten bir sigara. Gözleri çok şey anlatıyor. Belki de yazdıklarının tümü o bakışlara saklanmış.
Başka Sesler Başka Odalar, bana öyküyü tiyatroya uyarlama isteği uyandıran bir kitap oldu. Çok özete girmeyeceğim, gerek yok, her yerde bulunabilir. Capote'nin anlatımındaki derinlik, özellikle Randolph'un Joel'in resmini yaparken Joel'in karşısında yaptığı monolog bölümünde kendini açığa çıkarıyor. O ana kadar yüzeysel ve ufak ipuçlarıyla tanıtılan Randolph'un karşısında buluveriyorum kendimi. Dolores'i, Pepe Alvarez'i, Ed Samson'u ve kendini anlatıyor. Birden gerçekler su yüzüne çıkmaya başlıyor.
Çözülme işte orda başlıyor.
Kimi zaman, başka odalarda buluruz kendimizi. Çocukluk günlerine özgü tanıdık birşey gibi.
Capote işte o odalarda gezindiriyor okuru. Kendi odalarının da kapılarını aralıyor.Kimi zaman çok tanıdık o başka sesler, başka odalar.
8.6.10